Kayıtlar

Haziran, 2024 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

DÜŞTÜ

Gökyüzüne uçan kelebekler ölüme düştü. Ateş olan sevgili, geceden intizâre düştü. Bu dünya sensiz, hareketsiz bir çöl sanki. Seni görünce gözlerim, bu çöllere ateş düştü. Bu gariban bir istirhâm etti Âli Cenap'a. Gökyüzünden bir melek, dünyaya düştü. Bu huri melek karşısında sevgiliyi gördüm. Yanılmadım, kanmadım! Gönlüme bir sen düştü. Bu bayram sabahında haykırdı semaya can. Sensiz geçen bu sabahın hicranı, gönüllere ateş düştü. Bayram Yıldırım

TİNDEN SEKENLER - YASA

Yapmalı mıyım, yapmak ya da yapmamak bir ölçüt müydü ki, düşüncesi bile zihninde o olayı var etmiyor muydu? O halde doğru ya da yanlış, belki de daha fazlası, bu dünyada değildi. Derine inmek gerekiyordu; başlangıcı, doğumu, burada olmayanı burada aramak yanlıştı, mağara alegorisi gibi bir şey oluyordu aksi halde, gölgesi bize yaramaz, gerçeği görmek lazımdı. Fikirlerin, tinin, düşünülebilen her şeyin, düşüncenin de dahil olduğu bir yaratım ocağı olan, iç uzayımıza dönmemiz lazımdı.   Hepimiz hayata bir aynadan bakarız Bıyık, tindir bunun adı, gerçekler ondan sekerek bize ulaşırlar. Bu aynayı oluşturan ise idealarımızdan başkası değildir. -Sonuçta düşünmeyende ruh aramak, ahmaklık olsa gerek.--- Ol- ‘un durumlarının ötesinde, gerekliliği, doğruluğu ve yararlılığı bizi ilgilendirir, ilgilendirmelidir. Etik yaratımımız burada da vardır, bilinç oldukça olduğu gibi. Neydi peki bu ‘şey’? İyi ile kötüyü ayırdığı sanılan bu kavram bambaşka bir şeydi aslında, senden bir isteği vardı ...

O GÜN

Kainat bürünmüş bin bir ahenge. Görmeye göz gerek, var mı ki sende? Kalkar elbet bir gün o ince perde. Baş başa kalırsın Allah ile o gün. Aldığın, sattığın senin sandığın, Âlem-i cihanda zevke daldığın, Hesaplı hesapsız bütün varlığın İlahi mizanda tartılır bir gün. Alnının akıyla çıkarsan eğer, Gönül huzur bulur, baş arşa değer. Ha bir de vebalin ağırsa eğer, Azaplar ehline kalırsın o gün. Yazdığım çizdiğim iman ehline. İmansıza söz yok, o kendi haline. O büyük günde mahşer yerine, Vardığında görür halini o gün. Mikayil Yıldırım 

SENİ ÇİZDİM

Yaşadığım ilk korku bugünkü sessizlik Yavaş yavaş içime işleseydi bari kokun, Telaşımın kusuru burada beni devredişin Yol ararım yalnız gözlerinden, endamından Beklerken titrerdi ellerim gözlerinin heyecanından. Hem gece hem gündüz kaçırdığın bakışların Kim bakıyorsa Dünya’nın derdini itiyor kendinden. Sevdaya dahil değildi beklediğim dakikalar, Kurduğum üç cümlenin hazin sonla bitmesi... Yangınım akıyor yüreğimden ellerime Yollarımın kapanışı kaçırdığım nefesin, Uzaktan ağır ağır konuşan rüzgârla Saçlarının kargaşasında dirliğim düzenim. Umudumun sesiydi duyduğum şen kahkahaların. Defterimin ortasında seni çizen iki satır şiir Zannetme şairi benim! Sensin benim ustam, Sendin benim zamanım, Şairim, vatanım ve tabii varlığım. Durmayan gözyaşlarım ciğerime akar şimdi Ruhum, sana gelen dalgaların içindeydi Sebebi halin olmayı dilemek gibi şu kuşlar Son zamanların müthiş coşkusu kaplardı Hüzün ve hassaslığımın üstünü Deştim kendi ellerimle yine geçmiş yaramı Bir ...

KALP ÇİÇEĞİ

Sol yanımda duydum cennetin kokusunu, Şu efsunlanmış kalbimin sahibi nerde ? Cennet bahçemin solmayan tek gülü,  İki gözümün çiçeği savrulan yerde. Altın kalbi olmuştu hep başımın tacı, Geldiğini zannettim yine karanfil kokulum. Son duamı ettim güneş doğmasın diye, Giden gökkuşağımdı benim tek korkum. Açan güneşdi solduran hayat ışığımı, Tutkulu zanlarım zaten benim neyime. Bir gözyaşı kaldım sunamdan kalan, Düştüm artık gamzenden derine. Mehmet Fatih Şeker

Bu blogdaki popüler yayınlar

İRTİDAD YAMACI

SALDIN BENİ

BAKMA BANA ÖYLE